Anksiyete / Korkular – Kaygılar
Çocuklarda korkular / kaygılar çok sık görülebilmekte ve günlük yaşamlarını çekilmez bir hale getirebilmektedir.
Öncelikle korkunun ve kaygının tıpkı mutluluk ve üzüntü gibi normal bir duygu durumu olduğunu ve her çocuğun bunları yaşaması gerektiğini bilmekte fayda vardır. Fakat bazı durumlarda korkunun ve/veya kaygının büyüklüğü ile başa çıkamayan çocuklar anksiyete bozukluğu geliştirebilirler.
Korku, kaygı ve anksiyetenin ne olduğunu anlamaya çalışalım. Korku genellikle nesnesi olan somut bir şeye bağlı gelişirken kaygıda bir belirsizlik vardır ve genellikle gelecekle ilgilidir. Fakat korkunun da kaygının da hem bedensel duyum olarak hem de duygusal olarak belirtileri vardır. Bu belirtilerin görülmesine de anksiyete diyebiliriz.
Korku /Kaygı belirtileri şu şekillerde görülebilir;
- İç huzursuzluğu / yerinde duramama
- Panik hali
- Kalp çarpıntısı
- Ellerin terlemesi
- Mide / karın ağrısı
- Uykusuzluk / yorgunluk
- Tırnak yeme
- Alt ıslatma (enürezis) / dışkı kaçırma (enkoprezis)
- İnatçılık
- İçe kapanma
- Yeme bozukluğu
Çocuklarda bu tür belirtilerin bir ya da birkaçı, birden çok kez görüldüğünde öncelikle bir uzmandan yardım alınmalıdır. Anksiyetenin tedavisinde ilaç tedavisi uygulanabileceği gibi aynı zamanda psikoterapi de uygulanabilmektedir.
Çocuklarda korku / kaygıların görülmesinin çok çeşitli nedenleri olabilir. Çocuklar bilmedikleri ve anlamlandıramadıkları şeylere karşı korku ya da kaygı geliştirirler.
Çocuklarda henüz soyut düşünce çok gelişmediğinden ve hayal güçleri bir yetişkine oranla çok daha geniş olduğundan dolayı birçok durum çocukların korku nesnesi haline gelebilir.
Onların anlamlandıramadığı herhangi bir korkutucu duruma maruz kalmaları ya da şahit olmaları onlarda anksiyete yaratabileceği gibi aynı zamanda yetişkinlerin davranışları ya da yaşam olaylarını anlamlandıramadığından dolayı kaygılı bir süreçten geçmeleri de anksiyeteye sebebiyet verebilmektedir.
Bir yetişkine göre anlamlandırması çok kolay olabilecek bir durum; yeni eve taşınmak, yeni bir okula başlamak, bir insanın söylediği bir cümle ya da attığı bir bakış gibi basit görülebilen olaylar çocuklar için kaygı uyandıran büyük durumlar haline gelebilir.
Çocuklarda korku ya da kaygılardan dolayı anksiyete gelişmesinin her zaman gözle görülür bir sebebi de olmayabilir. 0 – 3 yaş döneminde güvenli bağlanma sürecini sağlıklı geliştiremeyen çocuklar genellikle bir şeylerden kaygı duymakta ve kaygılarının sebebini kendileri de anlayamamakta ve anlatamamaktadır.
Sebebi her ne olursa olsun çocukta görülen korku / kaygı belirtileri mutlaka ciddiye alınmalı, öncelikle onu anladığımız ve yanında olduğumuz hissettirilmelidir. Çocuğun korkusu ya da kaygısı ne kadar önemsiz gibi görünse de mutlaka önemsenmeli, küçümsemekten kaçınmalı, dalga geçilmemelidir. Vakit kaybetmeden bir uzmandan yardım alınmalıdır.